Hancı Forum

[b]Şaka değil gerçek! Özel hayatınız kalmayacak[/b]
09-06-2004

imedya.com

"bir 'veri kütüğü sicili' oluşturulacak. Açıkcası devlet, vatandaşın kan grubundan mal varlığına, mağazalardan yaptığı alışverişten kredi kartı harcamalarına, kişinin açtığı davalardan diş sağlığına, genetik bilgileri de dahil olmak üzere herşeyinden haberdar olacak. Kısacası; tüm hayatımız fişlenecek."

[b]ATTIĞINIZ ADIM; ALDIĞINIZ NEFES İZLENİYOR[/b]
AK Parti Hükümeti, çoğunlukla doğru ve gerekli yasal düzenlemeler yapıyor. Ama; zaman zaman öyle kanun tasarıları hazırlanıyorki hem toplum hem hukukçular hayrete düşüyor. Adalet Bakanı Cemil Çiçek, bunları savunurken tam politikacı kurnazlığını kullanıyor. İşte, Kişisel Verilerin Korunması İle İlgili Kanun Tasarısı; okuyun yorumlayın!

Hükümet, 70 milyon kişiyi fişleyecek bir kanun tasarısı hazırladı. Bu tasarıyla 28 Şubat süreci öncesi illegal yoldan fişleme yapana batı çalışma grubundan da beter uygulamalar olacak.

Kişisel Verilerin Korunması İle İlgili Kanun Tasarısı'na göre, elektronik ortamda oluşturulacak bir veri bankası kuruluyor. Bu bankada her vatandaş fişleniyor. Her bir bireyin kişisel bilgileri; devlet dairelerinden, bankalardan, mağazalardan, telefon şirketlerinden, belediyelerden mahkemelerden nüfus dairelerinden hastanelerden, kamu kuruşlarından, okullardan, diş hekimlerinden toplanıyor.

Bununla bir 'veri kütüğü sicili' oluşturulacak. Açıkcası devlet, vatandaşın kan grubundan mal varlığına, mağazalardan yaptığı alışverişten kredi kartı harcamalarına, kişinin açtığı davalardan diş sağlığına, genetik bilgileri de dahil olmak üzere herşeyinden haberdar olacak. Kısacası; tüm hayatımız fişlenecek.

Taslağa göre; sadece ırk, siyasi düşünce, din, mezhep, sağlık ve özel yaşamlar fişleme dışında bırakılıyor. Ancak; bunun da istisnası var. Fişlemeyi yapan kurumun bu bilgilere sahip olmaya ihtiyaç duyması halinde bu bilgiler toplanabilecek. Yani devlet, ihtiyacı olabilecek her türlü bilgiyi kullanabilecek.

Hazırlanan yasa, açıkca özel hayatın gizliliği kişisel hak ve özgürlüklere darbe oluşturacak. Ancak, bu olay Türkiye'nin de 1954'te onayladığı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı. Çünkü, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 8. maddesinde, herkesin özel ve aile hayatına, meskenine ve muhaberatına saygı gösterilmesi hükme bağlanmıştır. Avrupa Konseyi 1970’li yıllarda, elektronik bilgi bankalarında işlenen veriler dolayısıyla, bireylerin özel hayatının korunması için gereken ilkeleri belirlemek üzere bir çalışma başlatmış ve yasalar düzenlenmesini istemiştir.

Kişisel verilerin otomatik olarak toplanmasına yani fişlenmeye karşı bireylerin korunmasına dair, ''Kişisel Verilerin Otomatik İşleme Tabi Tutulması Karşısında Bireylerin Korunması''na ilişkin 108 sayılı sözleşme, 28 Ocak 1981 tarihinde imzaya açılmış ve aynı tarihte diğer Konsey üyeleriyle birlikte (Avrupa Konseyi) Türkiye tarafından da imzalanmıştır.

Açıkca; bu tasarı, Medeni Kanunu'nun kişilik haklarına tecavüzü koruyan 24. maddesine, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne ve 108 sayılı sözleşmesine de aykırı...

İmedya, bu tasarıyı, sizin için oluşturduğu bir hukuk grubunda inceletiyor, Yarın, bu tasarının getirdiklerini ve götürdüklerini bilginize sunacağız.

Tasarı ile ilgili görüş ve yorumlarınızı Adalet Bakanlığı'na ulaştıracağız. Şimdi söz sizin...

08 Haziran 2004 Salı